No exact translation found for الوضع الساخن
Translate Turkish Arabic الوضع الساخن
Turkish
Arabic
related Results
- more ...
- more ...
-
sıcak (adj.)more ...
-
ılık (adj.)more ...
-
türlü (n.)more ...
-
yahni (n.)more ...
- more ...
- more ...
-
güveç (n.)more ...
-
pozisyon (n.)more ...
-
وَضْع {ج أوضاع}more ...
-
bestelemek (v.)more ...
- more ...
-
duruş (n.)more ...
-
atmak {koymak}more ...
- more ...
- more ...
-
işgal (n.)more ...
-
vaziyet (n.)وضع {ج أوضاء}more ...
-
وَضَعَ {[َ وَضْعًا]}more ...
- more ...
-
konjonktür (n.)more ...
-
statü (n.)وضع {ج أوضاع}more ...
-
koymak (v.)more ...
-
emlak (n.)more ...
-
vaka (n.)more ...
-
oluşturmak (v.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
Examples
-
- Alo. - Acayip olaylar oldu. Konuşma işi yatar.مرحباً؟- الوضع ساخنٌ هنا، لا استطيع الحديث-
-
Warren dışarıda hassas bir durumda.ان(وارن)موجود هناك في وضع ساخن
-
O halde sıcak tabakları koyun.إذاً، قوموا بالتنظيف ووضع اطباق ساخنة
-
Her an zor durumda kalmış bir takım geriye dönebilir.من الممكن أن يأتي فريق في وضع ساخن , بأي لحظة الآن
-
Ama yine de sofradan bir tabak sıcak çorbayı eksik etmezdim.و مازلت أدير كيفية وضع الطعام الساخن على المنضدة
-
Eskiden böylelerinin gözlerine kızgın demirle mil çekilirdi.أتعلم فى الماضى, أعتادوا على وضع قضيب ساخن فى العين
-
Ya da üstüne acılı sos döküp Barney'i yiyelim.أو يمكننا فقط وضع بعض الصلصة الساخنة على بآرني
-
- Sıcak bir maşayı popoma batırmak gibiydi.انها مثل وضع سيخ حديد ساخن فى أعلى مؤخرتى
-
- Grup saat 2'de kütüphanede toplanıyor.يقولون بأنه أفضل شعور على الإطلاق مثل تلك اللحظة عند وضع الحلوى الساخنة على المثلجات
-
Peki ya cebe koyulabilen sıcak yemek yapsak?.وارجعوا للمنزل بإختراع جيد علي الأقل ماذا عن وضع طعام ساخن في الجيوب؟